20 Aralık 2017 Çarşamba

Deneyimli Ama Mutsuz Bir Anne...

Bloğu açarken "Acemi Ama Mutlu Bir Anne" ismini seçmiştim. Şu anda ise başlığı "Deneyimli ama Mutsuz Bir Anne" olarak değiştirmek geçiyor aklımdan.

Yorgun, bezgin, kızgın, kırgın, çaresiz hissediyorum çoğu zaman. Yaz sonunda başladım çökmeye sanırım. Önce sağlıklı beslenmenin ipini bıraktım; sonra sporu bıraktım. Derken kendim için yaptığım her şeyi bıraktım. Aldığım kitaplar raflarda tozlanıyor, bloga kaç aydır tek yazı yazmadım. Kendimi bıraktım yolda bir yerde. Aynaya bakmak gelmiyor içimden, es kaza denk gelirsem aynada kendime, iyice sıkılıyor canım çünkü giderek çöktüğümü yaşlanıp yok olduğumu hissediyorum. 

Sürekli geçiştiriyorum. İyiyim, iyiyiz, her şey yolunda, sağlık problemimiz yok, iş problemimiz yok, ev problemimiz yok... Eee daha ne olsun? Her şey yolunda işte!

Öyle mi gerçekten?

Maalesef değil!

Ben benden gidiyorum. İstediğim kişi olmaktan giderek uzaklaşıyorum. En sevdiğim şey yazmak, aylardır yazmıyorum. Hikaye yazmayı geçtim, bloga bile yazmıyorum. Beni besleyen, geliştiren, yeni dünyalara açılmamı sağlayan şey okumak ama çoğu zaman oturup doğru düzgün 1 sayfa bile okuyamıyorum. 

Geçen sene birçok şeyi Arya uyuduktan sonra yapıyordum. Ama bu sene Arya uyumuyor. Gündüz kreşte uyuduğu için gece 10-11 hatta 12'ye kadar uyumuyor. Yatağına yatsa bile yüz tane masal okumamı istiyor, o uyumadan odadan çıkarsam da kıyamet kopuyor. 11'den, 12'den sonra da benim hiçbir şey yapacak halim kalmıyor. Hatta çoğu zaman Arya'nın odasında sandalyede uyuyakalıyorum.

Geçen sene Evrim'in çalışma saatleri birçok şeyi paslaşarak yapmamıza olanak tanıyordu, bu yıl öyle değil. Bu yıl her şey karman çorman, çorba gibi. Spor yapacak vakit yaratamıyorum, sağlıklı beslenecek yemek düzenini oturtamıyorum. En önemlisi de yorgun ve mutsuz olduğum için neyi nasıl yapacağımı düşünemiyorum bile. Her şey gözümde büyüyor, büyüyor, dağ gibi oluyor, dev gibi üzerime üzerime geliyor. Kaçmak istiyorum. 

İstediğim şeyleri yapamıyorum! Evet derdim bu! Hep istemediğim şeyleri yapmak zorundayım! Oysa ben biraz da bencillik yapmak istiyorum.

Huzurla oturup yemek yemek, lafım bölünmeden konuşmak, on kere kalmak zorunda olmadan film izlemek, kitap okumak, çocuğu kreşten kim alacak, kim bakacak diye dert etmeden sinemaya, spora, markete, arkadaşıma gidebilmek istiyorum. Akşama çocuk ne yiyecek diye planlama yapmak zorunda olmak, yorgunluktan ölürken yere dökülen çorbaları, yemekleri, kırıntıları, oyuncakları toplamak, her gün çamaşır yıkamak, o uyusun diye her gece aynı masalları yüz kez okumak, çocukla "kaliteli zaman" (?!) geçirme zorunluluğunu hissetmek İSTEMİYORUM! 

Rol yapacak, yalan söyleyecek değilim. Çok yoruldum, ANNELİK görevlerimden çok yoruldum. Evet, biliyorum, tüm bunları çocuk yapmadan önce düşünmeliydim. Evet, biliyorum kendi özgür irademle çocuk yapmaya karar verdim. Evet, bir anne olarak sorumluluklarım var. Evet, biliyorum dünyada ne kadar büyük sorunları olup da yerimde olmak için her şeyini verecek anneler var. AMA tüm bunları bilmek kendimi daha iyi hissettirmiyor işte!

Ne yapacağımı, bu depresif halden nasıl çıkacağımı bilemiyorum. Sinirlendikçe, üzüldükçe çikolataya, tatlıya, kahveye saldırıyorum. Geçici olarak rahatlamamı sağlıyor ama yediklerim olduğu gibi vücuduma kilo olarak ekleniyor. Bir şekilde daha iyi hissetmenin düzgün bir yolunu bulmam gerekiyor. Sanırım bir süreliğine yemek pişirmek, temizlik yapmak, ev toplamak gibi görevlerimi (?!?) askıya alacağım. "Yapmak zorunda" hissettiğim her şeyi görmezden geleceğim bir süreliğine... 

8 yorum:

  1. AYNEN AYNEN AYNEN! Yemin ediyorum oyun oynamak bile istemiyorum! Görev gibi çünkü.. Tek istediğim ne biliyor musun, tek başımabir haftasonu kendimi bir yere kapatmak... Sadece ben.. sessizlik.

    YanıtlaSil
  2. Kreşle konuş uykuyu bıraksınlar, bu yaşta ihtiyacı yok, M. 2 yaşından beri uyumuyor, eskeza arabada 5dk uyuduysa gece 9'dan önce uyummuyor, o bile berbat 12'yi düşünemiyorum bile.. Bu zarar veriyor sana..

    YanıtlaSil
  3. O kadar iyi anlıyoruz ki birbirimizi... Ben yatak odasına kilitliyorum kendimi bazen, kulaklık takıp son ses müzik dinliyorum.

    YanıtlaSil
  4. Kreşte uyumak yüzünden gece 2 de uyuyan bir yavruya sahibim ve evet ben de bıktım bazen biz uyuya kalıyoruz o hala uyanık.gecen yıldan beri kreşle mücadele halindeyim fakat onlar bu tarz bir şikayeti yalnızca bizden aldıklarını söylüyorlar ve bu ülkede gece uykusunun önemi hiç bir şekilde kavranmış değil.en son kreşte kızım yatakta uyuyamazken tokasındaki boncuğu burnuna sokuyor (4 yasına girecek ve bu zamana kadar değil burna bişey sokmak ağzına dahi sürmemiştir tamamen can sıkıntısı yani) boncuğu orda çıkarmaya çalışırken burnunu kanatıyor,öğretmenine burnum kanadı diyor fakat o öğretmen çocuğun burnuna bakmıyor (baksa boncuk zaten çok uçta anında görür) ya da çocuğumun burnunun kanadığını bana söylemiyor.çocuğum akşama kadar burnunda küçücük bir boncukla kreşte,akşam dönüşte bana söylüyor anne benim burnum kanadı diye ve azıcık sorunca hemen anlatıverşyor boncuk olayını.bunun üzerine ben kızımı çuvalla para ödediğim o kreşten aldım,mahallemizdeki proje bağımsız anaokuluna kaydettirdim gündüz uykusuda yok miss valla ama oraya da başlatamadım ben çocuğu dönem ortası yeni bir okula nasıl alıştıracağımı düşünürken meğer o eski okulundan nurtopu gibi bir bağırsak enfeksiyonu ile gelmiş olalala.bir haftadır kızım kreşe gitmiyor gündüz uykusuda yok 8de uyuyor.ve ben aylardır yazılarını okumakla yetindiğim yorum yazmayı çok sevdiğim cerenciğime daha bugün yorum yazabildim.ancak kendime gelebiliyorum bu uykusuzluk illet bir şey tüm rutini herşeyi etkiliyor.insan herşeyden nefret edermi ediyor valla.sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok geçmiş olsun. Gece uyumama mevzusu cidden insanı çok yıpratıyor. Bırakıyorum 12'ye kadar uykusu gelsin diye ama bu kez de sabah uyandırmak, kreşe götürmek, işe yetişmek çok zor. Ama ben de öğretmenim, kreşte uyumasın demek de acımasızlık. 20 tane çocuk, sabah 8, akşam 5 uyumasalar tam delilik sebebi :D

      Sil
    2. Sağolun.Evet o da ayrı bir konu tabi ben de öğretmenim ve lisede. asla bir ilkokul ya da ortaokulda çalışmayı düşünmüyorum :) ama şöyle de bir durum var 4 yaşındaki bir çocuğun gündüz uykusu olmaz (gündüz uyuyup akşam da makul bir saate uyuyorsa o başka tabi ) uyku düzensizliği= iştahsızlık=huysuzluk=bağışıklık düşmesi=hastalıklar=ana babaya da aynı etkiler (iştahsızlık hariç tabii o madde bize extra iştah olarak yansımakta :D ) kısacası gündüz uykusu uyumayan çocukları uyutmamalılar bununla ilgili bir görev dağılımı yapılabilir ki.ben gece kaçta uyursam uyuyayım sabah 6 dedinmi uyanan biriyim,haliyle iki üç saatlik uykularla uyanınca berbat durumlara geldim hem fiziken hem ruhen.eşim de aynı durumdaydı adam bankacı akşama kadar kredilerle vs uğraşıyor uykusuzluktan delirmek üzereydi.ve en önemlisi çocuğumuz içim eziliyor o gecenin o saatine kadar uyanık kalınca çok çok üzülüyorum haline.
      Ama bir haftadır tüm ev ahalisi uyuyoruz yahu ne güzel şeymiş bu uyku düzene bindikce pamuğa döndük hepimiz :) herkeste bi sakinlik bir muhabbet bi r dinlenmişlik :) uyku =herşey diyorum ve bitiriyorum :D

      Sil
    3. Merhaba Tuba Hanım,
      Tatil olduğu için kızım da ben de evdeyiz. Tüm gün hoplayıp zıplıyor, geziyor tozuyoruz. Öğle uykusu yok! Yorgunluktan bitkin düşünce gece 9'da uyuyor bizim kız :D siz geldiniz aklıma :) keşke hep tatil olsa :D

      Sil